ağzından çıkmak

ağzından çıkmak
v. pass smb.'s lips

Turkish-English dictionary. 2013.

Игры ⚽ Поможем решить контрольную работу

Look at other dictionaries:

  • ağzından çıkmak — bir sözü istemeden, farkına varmadan söylemek, söylemiş bulunmak Bir kez ağzımdan çıktı, o fiyata vereceğim …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • ağzından girip burnundan çıkmak — 1) türlü yollara başvurarak birini bir şeye razı etmek, kandırmak O, köylülerin ağzından girip burnundan çıkmayı mükemmel becerir. S. Ertem 2) iyice dövmek Ulan, ağzını topla! Şimdi ağzından girer, burnundan çıkarım! M. Rona …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • ağzından dirhemle çıkmak — (söz veya lakırtı) çok az konuşmak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • ağız — 1. is. Yeni doğurmuş memelilerin ilk sütü 2. is., ğzı, anat. 1) Yüzde, avurtlarla iki çene arasında, ses çıkarmaya, soluk alıp vermeye ve besinleri içine almaya yarayan boşluk 2) Bu boşluğun dudakları çevrelediği bölümü Küçük bir ağız. 3)… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • baş — 1. is., anat. 1) İnsan ve hayvanlarda beyin, göz, kulak, burun, ağız vb. organları kapsayan, vücudun üst veya önünde bulunan bölüm, kafa, ser Sağ elinin çevik bir hareketiyle başındaki tülbendi çekip aldı. N. Cumalı 2) Bir topluluğu yöneten kimse …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • söz — is. 1) Bir düşünceyi eksiksiz olarak anlatan kelime dizisi, lakırtı, kelam, laf, kavil 2) Bir veya birkaç heceden oluşan ve anlamı olan ses birliği, kelime, sözcük 3) Bir konuyu yazılı veya sözlü olarak açıklamaya yarayan kelime dizisi Yer yer… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

Share the article and excerpts

Direct link
Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”